İyi yürekli vezir yoksul ve muhtaçlara devlet hazinesinden borç para
veriyor, borç alanlar “Bunu ne zaman ödeyeceğiz?” diye sorduklarında
“Padişahımız ölünce ödersiniz!” şeklinde cevap veriyormuş. Bu duruma
şahit olan bir adam bir gün padişaha “Efendimiz! Sizin veziriniz
devletin hazinesinden muhtaçlar borç para veriyor, vadesini de sizin
ölümünüze bağlıyor. Demek ki niyeti kötü, sizin bir an önce ölmenizi
istiyor, siz ölünce de paraları zimmetine geçirecek!” diye veziri
gammazlar. Bu gammazlık üzerine padişahın vezirine karşı kalbi bozuldu.
Kendisini huzuruna çağırıp söylenenlerin doğruluk derecesini ve
maksadının ne olduğunu sorar. Vezir sıradan bir vezir değildir.
Görevinin dışında bir takım incelikleri biliyor ve yerinde bunlardan
faydalanıyordu. Padişahı yatıştıran ve yüreğini hafifleten şu açıklamada
bulundu: “Padişahım söylenen doğrudur. Ben hazineden muhtaçlara borç
para veriyor, vadesini de sizin ölümünüze bağlıyorum. Fakat bunu sizin
ölmenizi değil, tam tersine çok yaşamanızı istediğim için yapıyorum.
Bilirsiniz ki, her borçluya borcunun vadesi kısa gelir; vade dolmasın
diye bakar, bunun için dua eder. Bu demektir ki, borçlarını siz ölünce
verecek olanlar borçlarının vadesi dolmasın diye sizin ölmemeniz için
dua edeceklerdir. Benim de maksadım ömrünüzün uzunluğu, sağlık ve
afiyetinizdir.”
Menfaatçisin la dünya...